Afrodit ABD’ye peşkeş çekildi… Akdeniz’de sinsi hamle: KKTC yok sayıldı, imzalar atıldı

Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY), Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC)’nin Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO)’na lisans verdiği 12. parselde yer alan Afrodit gaz sahasının işletilmesi için ABD’li enerji devi Chevron ile anlaşma imzaladı.

Aydınlık’ın Cyprus Mail’den aktardığı habere göre, Rum Yönetimi; Afrodit sahasındaki gaz keşfinden 14 yıl sonra, “sessiz sedasız” ABD’li enerji devi Chevron ile rezervin işletilmesi konusunda anlaşmaya vardı. 14 Şubat Cuma günü Chevron yöneticileri ile ortak bir açıklama yapan Güney Kıbrıs Enerji Bakanlığı, söz konusu sahadan çıkan gazın Mısır tesislerine gönderilmesinin planlandığını açıkladı.

Anlaşma kapsamında hem Afrodit sahasında bir Yüzer Üretim Platformu (FPU) kurulması hem de Mısır’a gaz ihracatı için bir denizaltı boru hattı inşa edilmesi bekleniyor. Bu hattın Mısır’daki İkdu sıvılaştırılmış doğal gaz terminaline bağlanması planlanıyor.

RUMLAR KAHİRE’DE

Rumlar, Doğu Akdeniz’den çıkarılan gazın sıvılaştırılması için bugün de Mısır’a gidiyor. Anlaşma için Rum Yönetimi Lideri Nikos Hristodulidis ve Enerji Bakanı Yorgos Papanastasiu’nun bugün Kahire’de olacağı bildirildi. Hristodulidis, önceki gün olağanüstü şekilde Bakanlar Kurulunu toplayarak imza yetkisi almıştı. Daha sonra bir açıklama yapan Rum Lider, pazartesi günü Mısır yönetimi ile iki doğal gaz anlaşması imzalayacaklarını duyurmuştu. “İlk anlaşma Kıbrıs Cumhuriyeti, Mısır, Eni ve Total’i; ikinci anlaşma Kıbrıs Cumhuriyeti, Mısır, Chevron, Shell ve NewMed’i kapsıyor.” diyen Hristodulidis, “Bunlar Kıbrıs Cumhuriyeti’ndeki rezervlerden elde edilen doğal gazın ticarileştirilmesine yönelik ilk anlaşmalardır.” ifadelerini kullanmıştı.

Rum basını, Kahire ile yapılacak anlaşmanın 12. parseldeki Afrodit sahasının yanında 6. parseldeki Kronos sahasını da kapsayacağını bildirdi.

KKTC YOK SAYILIYOR

6 ve 12 numaralı parsellerde yapılan faaliyetler KKTC’nin ada üzerindeki eşit haklarını yok sayarken, TPAO’nun ruhsat sahaları ile de kesişiyor. Daha önce 12. parselde yapılan çalışmalarla ilgili KKTC Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada şu ifadeler kullanılmıştı

“Rum tarafı, tek taraflı ilan ettiği sözde münhasır ekonomik bölgesinin 12 numaralı parselinde sondaj hazırlıklarına ilişkin faaliyet yapmak üzere bir NAVTEX yayınlamıştır. Söz konusu alan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti adına Bakanlar Kurulu tarafından petrol ve doğal gaz arama faaliyetleri gerçekleştirmesi için Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı’na ruhsatlandırılan alanla çakışmaktadır.

Kıbrıs Türk halkı, Kıbrıs Adası’nın ortak sahibidir. Ada üzerinde ve çevresindeki tüm doğal kaynaklarda eşit hakkı bulunmaktadır. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olarak konunun diyalog ve işbirliği yoluyla çözülmesini tercih ettiğimizi her fırsatta dile getirerek; 2011, 2012 ve 2019 yıllarında ve son olarak 1 Temmuz 2022 tarihinde bölgedeki hidrokarbonlarla ilgili Rum tarafına kapsamlı öneriler sunduk. Ancak Rum Yönetimi, Kıbrıs Türk halkının müktesep haklarını gasp etmek pahasına faaliyetlerine devam ederek adadaki statükodan fayda sağlamakta ısrar etmektedir.”

KKTC’NİN HAK VE MENFAATLERİ İHLAL EDLİYOR

GKRY tarafından ilan edilen sözde parsellerden; Kıbrıs’ın güneybatı açıklarındaki 1, 4, 5, 6, 7 numaralı parsellerin Türk kıta sahanlığı ile; 2, 3, 8, 9, 12 ve 13 numaralı parsellerin de KKTC’nin hak iddia ettiği alanlarla çakıştığı görülüyor. GKRY, bu alanlarda Türkiye ve KKTC’ye ait hak ve menfaatleri ihlal ediyor.

Diğer yandan 12. parseldeki Afrodit gaz sahası da İsrail’in Yishua gaz sahası ile kesişiyor. Daha önce bu sahadan pay isteyen İsrailliler, “bir çözüm anlaşmasına varılana kadar” bölgede sondaj yapılmamasını istemiş, hatta bu konuda tüm enerji şirketlerine birer mektup göndermişti.

Amiral Cihat Yaycı’nın hesaplamalarına göre İsrail, Lübnan ve Suriye, GKRY yerine KKTC ile anlaşma yaparsa 1,87 kat daha fazla deniz yetki alanına sahip olabiliyor.

Related Posts

ABD ve Çin hazine bakanları İsviçre’de bir araya geliyor

ABD Hazine Bakanı Bessent ve Ticaret Temsilcisi Greer’in Çinli yetkililerle görüşeceği açıklandı.

Ekonomi ve piyasa yazısı yazmak ya da yazmamak

Türkiye’de siyasi gündem ne kadar gerilimli olursa olsun, her dönemde ekonomi ülkenin en önemli meselesi olduğu açıktır. Özellikle pandemiden sonra tüm dünyada tedarik zincirinin bozulmasıyla birlikte gıdaya erişimden enflasyona kadar pek çok alanda ciddi dengesizlikler yaşandı. ABD ve Çin dahil olmak üzere hiçbir ülke bu süreçten etkilenmeden çıkamadı. Bizim memlekette ise çoğu zaman insanlar kendi işine odaklanmak yerine, üzerine düşmeyen konular hakkında fikir yürütmeyi tercih eder. Siyaset,

Pınar Eczabaşı kimdir?

Türkiye’nin köklü ailelerinden Eczacıbaşı ailesinin saygın isimlerinden Pınar Eczacıbaşı, 6 Mayıs 2025’te 65 yaşında hayatını kaybetti. PINAR ECZACIBAŞI KİMDİR? Vedat ve Gülçin Eczacıbaşı’nın kızı olan Pınar Eczacıbaşı, Genç Yönetici ve İşadamları …

İngiltere’de hizmet sektörü Ekim 2023’ten beri ilk kez düştü

İngiltere’de hizmet sektörü aktivitesi nisanda, iş dünyasına yönelik belirsizliklerin etkisiyle Ekim 2023’ten beri ilk kez düşüş gösterdi.

Borsa günün ilk yarısında geriledi (5 Mayıs 2025)

Günün ilk yarısında düşüş eğiliminde hareket eden BIST 100 endeksi, saat 13.00 itibarıyla önceki kapanışa göre 66,09 puan ve yüzde 0,72 azalışla 9.101,49 puana geriledi. Toplam işlem hacmi 34,6 milyar lira oldu. Bankacılık endeksi yüzde 1,09, holding …

Çin ile ticaret savaşının ilk kurbanı Alman devi oldu

Volkswagen Grubu’nun gözde markası Audi, Avrupa’da durgun talep, Çin’de yoğun rekabet ve ABD’de ticaret baskılarıyla boğuşurken, ilk çeyrekteki düşük kâr marjı dikkat çekti. Şirket, çareyi ABD’de üretim seçeneğini masaya yatırmakta ararken Almanya’da 7 bin 500 kişiyi işten çıkarmayı planlıyor.