Erdem, çalıştırdığı Antalya Büyükşehir Belediyespor Toroslar Basketbol’un maçlarında “vazgeçilmezim” dediği topuklu ayakkabılarıyla saha kenarında oradan oraya koşturup, zaman zaman da diz çökerek oyuncularına mücadele boyunca taktikler veriyor.
Saha kenarındaki tavırları, oyuncularını yüreklendiren konuşmaları, vücut dili ve mimikleri ile Fatih Terim’e benzetilen Erdem, tecrübeli teknik adamla özdeşleştirilmesinden memnun.
Hedeflerini, vazgeçilmezlerini, kadın başantrenör olarak yaşadıklarını AA’ya anlatan Erdem, Antalya temsilcisinin Kadınlar Süper Ligi’nde ve Avrupa Kupası elemelerinde ilk 5 resmi maçı kazanınca herkesin dikkatini çektiğini vurguladı.
Kimsenin kendilerinden böyle bir performans beklemediğini dile getiren Erdem, takımı istekli oyunculardan kurmak ve aile havası oluşturmak istediklerini belirtti.
Erdem, mücadeleyi sonuna kadar bırakmayıp ING Kadınlar Basketbol Süper Ligi’nde başarılı olmak istediklerini söyledi.
Uluslararası Basketbol Federasyonu (FIBA) Avrupa Kupası’nda gruplara kaldıklarını anımsatan Erdem, o kulvarda da ellerinden geleni yapacaklarını ifade etti.
Erdem, Türkiye’de Kadınlar Basketbol Süper Ligi’nin dünyanın en iyi ve kaliteli liglerinden biri olduğunu, kolay maç olmadığını, her takımın birbirini yenebildiğini aktardı.
Antalyalılardan kendilerine verdikleri tribün desteğini artırmasını isteyen Erdem, “Tüm Antalyalılar ve Antalya’da yaşayan basketbolseverler bizi yalnız bırakmasınlar. Bu güzel şehirde her zaman bize destek olsunlar.” dedi.
“Kadın basketbolu içinde çok fazla kadın olması lazım”
Selen Erdem, tek Türk kadın başantrenör olarak bugünlere kolay gelmediğini, çok zorlandığını kaydederek, şöyle konuştu:
“Kadın basketbolu içinde çok fazla kadın olması lazım. Benim asistanlarımın ikisi de kadın. Ben onlara elimden geldiğince destek vermeye çalışıyorum. Zamanında benim elimden de birileri tuttu. Ben de o sayede bir şeyler öğrendim. Benim, erkek meslektaşlarımdan aşağı kalır tarafım yok. Kadın olarak çok titizlenerek, çok çalışmaya devam ettim. Bu varlığımı sürdürmek istiyorum. Şu anda ligde benim dışımda kadın olarak bir Fransız başantrenör var. Daha önce de bir Sırp başantrenör vardı. Birilerine belki örnek olurum, başka kulüplerin yöneticileri de kadın başantrenörlere güvenirler. Benim gibi Türk kadın başantrenörlerin sayısının artmasını diliyorum.”
Süper Lig’de ilk 8 takım içine girip, play-off oynamanın önemine değinen Erdem, 2016 Rio Olimpiyatları’nda A Milli Kadın Basketbol Takımı’nda asistan koçu olarak görev yaptığını hatırlattı.
Erdem, Süper Lig’de kadın başantrenör olarak kalıcı olmanın yanında gelecekle ilgili hedeflerine adım adım ulaşacağına inandığını vurguladı.
Maç günleri kıyafetine çok özen gösterdiğini anlatan Erdem, “Topuklu ayakkabıdan vazgeçemiyorum. Topuklu ayakkabıdan tutun da gömleğe, saate, takılara kadar çok uğurum var. Beni ilk defa görenler, ‘Dişi Fatih Terim’ benzetmesi yapıyor. Öyle diyorlar. Hoşuma da gidiyor. Biraz gergin ve asabi tavrım var herhalde. Tek Türk kadın başantrenör olarak birilerine örnek olduğumu bildiğim ve o kadar insan beni izlediği için giyimime özen gösteriyorum. Burada biraz erkeksi duruş var ama ben topuklu ayakkabı giyiyorum. Biraz daha ciddi bir kıyafetle, daha şık bir görüntü sağlamak istiyorum. Bir maç kaybedersem hemen o günkü kıyafetlerimi değiştiririm.” ifadelerini kullandı.